tarihinde yayınlandı Yorum yapın

Yeni Bir Gün

Gün aydı az önce sisli bulutlar ve yüksek dağlar arasından.
Mağrur güneşin ilk ışıkları tenimi ısıtıyordu fedakar bir annenin sarılması gibi…
Yeni bir gündü bugün belki de umut yelken atacaktı bugün bugüne…
Yaşamadan bilemeyiz. Oysaki yaşamak nefes almaktan ibaret değil bence. Ne bileyim; sevgi aşk bir tutam mutluluk yaşamayı anlamlı kılan birer dokunuştu hayata ölüme hazırlarken…
Yalnızlığın şakaklarıma dayadığı namlusundan kaçmaya çalışırken her defasında kendimi hiçliğin karanlık girdabında bulur göz kapaklarıma çöken ağırlıkla cebelleşirken her defasında ona karşı koyamaz ve orada uyurdum. Biraz sonra sessizliğin kulak patlatan çığlıklarıyla irkilirdim yeni bir güne ve bu tekrar ederdi her gün…
Bu evrende iki satır arasına sığdırılmış bir virgül gibiydim olmasam da olurdu
Zaten kaybedilişin yuva kurmuş olduğu bu yerde pekte önemim yoktu galiba…
İnsanların bana küçümseyici bakışlarından da rahatsız oluyordum artık ama çaresizlik beni her defasında tökezlemiş bir vaziyette bulduğunda soğuk asfalt çatlakları arasından kendine doğru çekmeye çalışırken bu sefer ruhumun göğe doğru uzanmaya çalışan kanat çırpınışlarını duyardım ve o öyle bir duyuştu ki
Umutsuzluğun mabedin de bir kıvılcım çakardı. Umudu bulmak istermişçesine.
Ama ne olursa olsun ruhumun derinliklerinde saklanan benliğimi bulmam gerekiyordu yoksa çürümeye yüz tutmuş olan hatıralarımın bir bedeli vardı bana yaşayamadığı günler için ve tutup yakasından silkelemek gerekiyordu onu daha mutlu yarınlara olta atabilmek için…. Ve hala gün ayıyorsa hala bir umut vardır…

Abdulmenaf Taşdemir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir